Geçtiğimiz hafta Londra’daydık ve bu güzel şehirde sizinle paylaşmak için birçok fotoğraf çektik. Londra, mimarisi, sokakları, parkları, müze ve galerileri, mağazaları ve sosyal hayatı ile bizi etkileyen, fırsat buldukça gittiğimiz şehirlerin başında geliyor. Tasarım ve sanatın çok yoğun olarak paylaşıldığı, bu alandaki etkinliklerin hızına yetişilemeyecek kadar çok ve çeşitlilik gösterdiği bu şehrin, bizim için yeri apayrı. Londra’da geçirdiğimiz birkaç gün içerisinde bize ilham veren birçok yenilikle karşılaştık ve zihnimiz tazelenmiş olarak işimize geri döndük.
Şimdilik bu birkaç fotoğraf Londra serisine bir başlangıç olabilir… Londra gezimizde çektiğimiz fotoğrafları önümüzdeki günlerde sizinle paylaşmaya devam edeceğiz.
Herkes nerede? …
Gezimizin birkaç günü Kraliçe II. Elizabeth‘in tahttaki 60. yılı dolayısıyla düzenlenen Diamond Jubilee kutlamalarına denk geldi. Şehrin birçok yerinde yapılan gösteri ve yürüyüşlere o kadar yoğun bir ilgi vardı ki bu fotoğraflardaki gibi birçok sokak alışılmışın dışında sessiz ve sakindi. Biz de bu az rastlanır sukunetin keyfini çıkardık bol bol…
Her yeri bayraklarla süslenmiş olduğu halde Londra, sadeliğinden hiçbir şey kaybetmemişti.
Görmeye alışkın olduğumuz Londra havası, Haziran ayı olmasına rağmen yine bizi şaşırtmadı. Gri bulutlar zaman zaman çok şiddetli yağmurlar bırakarak şehri hiç terketmedi. Kapalı ve yağmurlu havaya rağmen eğlenmekten vazgeçmeyen ve hatta bundan keyif alan insanlar da yok değildi.
Biz de onlar gibi yaptık ve bu klasik İngiliz havası eşliğinde Londra’nın tadını çıkardık.
Yorum Yok